ALMANYA – Almanya’da dün yapılan Saksonya ve Thüringen eyalet meclisi seçimlerinde Federal Hükümet partileri Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP) sözün tam manasıyla çakıldı. Buna karşılık faşist Almanya için Alternatif (AfD) ile Sahra Wagenknecht Birliği (BSW), seçimlerin galibi oldu. İki partinin oyları Thüringen’de yüzde 48, Saksonya’da ise yüzde 42 dolayında bulunuyor.
Federal Hükümet partilerinden Yeşiller ile FDP, Thüringen Eyalet Meclisi dışında kalırken, Saksonya’da SPD ile Yeşiller tek basamaklı oylarda kaldı. FDP, Saksonya’da da eyalet meclisine giremedi. Sol Parti (Die Linke) de Saksonya’da eyalet meclisi dışı kalırken, Thüringen’de yüzde 19 dolayında oy kaybıyla yüzde 13 dolayında oy aldı. Bu sonuçlar, AfD, BSW ve Sol Parti olmadan koalisyon kurulmasını olanaksız hale getirdi.
FAZ: FEDERAL HÜKÜMETİN SINIFI GEÇMESİ ZORLAŞTI
Muhafazakar Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) gazetesi, seçim sonuçları hakkında yorumunu, ‘Federal hükümete hiddet tsunamisi’ başlığıyla yayınlandı. Bertold Kohler imzalı yorumda, seçmenin Başbakan Olaf Scholz’un yüzüne bağırdığı belirtildi, sonuçların birinci sebebinin göç olduğu ileri sürülerek ABD’de bir tabir olan “It’s the Migration, stupid (Bu göç yüzünden, aptal)” tabiri kullanıldı. Sonuçların bütün demokratik partilere bir ikaz olduğu da söz edilen yazıda, seçmenlerin eyalet meclisi seçimlerini Federal Hükümet’e orta karne vermek için fırsat olarak kullandığı, hükümetin sınıfı geçmesinin zorlaştığı ileri sürüldü.
Yorumda şu görüşlere de yer verildi: “Scholz hükümeti, göç konusunda çığlıkları duymazdan geldi. Meğer belediye liderleri, eyalet başbakanları, polisler, yargıçlar, öğretmenler, yabancılar dairesi çalışanları, ‘Üstesinden gelemeyiz’ diye bu çığlığı daima atıyorlardı.”
RND: BİLDİK SİYASİ GELENEKLER GEÇERLİĞİNİ YİTİRDİ
Redaktionsnetzwerk Deutschland (RND) haber sitesinde Eva Quadbeck tarafından yapılan yorumda ise ülkede bildik siyasi geleneklerin bu seçim sonuçlarıyla geçerliğini yitirdiği tabir edildi. Yorumda, geçerliği yiten siyasi geleneklerin, “Seçim, toplumun orta kesiminde kazanılır, seçimi sonunda demokratik bir parti kazanır ve yeni kurulan partilerin evvel örgütlenmeleri gerekir” gelenekleri olduğu hatırlatıldı.
Qudbeck, bu değerlendirmesiyle faşist AfD ile daha geçen ocak ayında kurulmuş olan BSW’nin seçimlerin galibi olmalarına gönderme yaptı, sonuçların ülkenin tarihinde bir dönüm noktası olduğunu, birinci kere çok sağcı bir partinin faşist önderle Thüringen eyaletinde birinci parti olduğunu belirtti. Federal Hükümet partileri SPD, Yeşiller ve FDP’nin ‘tozlaştığını’ belirten Qudbeck, bu partiler ile Hıristiyan Birlik Partileri’ne (CDU/CSU) yönelik şu tenkitlerde bulundu: “SPD, Yeşiller ve FDP yöneticileri akıllarını başlarına almalı. Demokrasiyi savunmak istiyorlarsa, evvel kendileri birbirlerine demokratik davranmalı, uzlaşmalara bağlı kalmalı, birbirlerine saygılı olmalı. Hükümette her şey eksik. Birlik partileri de yeni fikirler üretemedi, yenileşme atılımları yapamadı, huzursuzlar ve mevcut partilerde kendilerini bulamayanlara siyasi yurt olamadı.”
THÜRİNGER ALLGEMEİNE: KLASİK KOALİSYONLAR PERİYODU BİTTİ
Thüringer Allgemeine gazetesi ise yorumunda koalisyon imkanlarını bahis etti, partiler ortasında klasik koalisyon periyodunun bittiğini yazdı. Jan Halitzer imzalı yorumda, koalisyon için uzlaşma ve ödünler gerektiği, partilerin bunu seçmenlerine anlatmakta çok zorlanacağı belirtildi. Tahlilde, partilerin merkezlerinin hususlara bağlı uzlaşmalara mahzur olmamaları gerektiği tabir edildi.
Halitzer’in kastettiği, her iki eyalette de AfD, BSW ve Sol Parti olmadan koalisyonun imkansız olması. Bütün partiler AfD ile koalisyon yapmayacaklarını açıklamışlardı. Bu durumda CDU’nun, Sol Parti ya da BSW’yi koalisyon ortağı olarak alması gerekiyor, bu da şimdiye kadar hiç olmamış bir ortalık. Bilhassa Thüringen’de koalisyon çok güç görünüyor. AfD ise seçmenin kendisine vazife verdiğini, münasebetiyle koalisyona hazır olduğunu söylüyor.
