Maruf, yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’ndeki “insani krizin” derinleştiğine dikkati çekerek, ateşkes mutabakatının birinci evresinde Gazze’ye giren tır sayısının, girmesi gereken tır sayısının yalnızca yüzde 75’ini oluşturduğunu vurguladı.
Gazze Şeridi’nin 200 bin çadıra gereksinimi olduğunu lakin getirilen ölçünün bunun yarısını bile bulmadığını belirten Maruf, yerinden edilenlerin gereksinimlerini karşılamak için muhtaçlık duyulan 60 bin konteyner konuttan yalnızca 15’inin barınma gayeli olarak tahsis edildiğini aktardı.
Maruf, problemin çadır ve süreksiz konutlarla hudutlu olmadığını, elektrik jeneratörleri, bataryalar, güneş gücü sistemleri ve ağır ekipmanlar üzere başka barınma materyallerini de kapsadığını tabir etti.
Gazze Şeridi’nin yardım ve yine imar için 500 farklı sisteme gereksinim duyduğunu söz eden Maruf, lakin ateşkes muahedesinin birinci basamağında yalnızca 9 buldozer geldiğini kaydetti.
İsrail Başbakanlık Ofisi, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun, bu sabah, Gazze Şeridi’ne her türlü insani yardım gerecinin girişinin durdurulmasına karar verdiğini duyurmuştu.
İnsani yardımların durdurulmasına, mutabakatın 42 günlük birinci evresinin dün itibariyle sona ermiş olması ve Hamas’ın İsrail’in kabul ettiği görüşmelere devam edilmesine ilişkin ABD Başkanı Donald Trump’ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un taslağını kabul etmemesi münasebet gösterildi.
İsrail, esirlerin özgür bırakılması sağlanmadan ateşkese devam etmeyeceği tehdidinde bulundu.
Hamas ise İsrail’in Gazze Şeridi’ne insani yardım girişini durdurma kararına sert reaksiyon göstererek, bunun bir savaş cürmü olduğunu ve ateşkes mutabakatına açık bir darbe niteliği taşıdığını belirtmişti.